Puma`nin geleneksel hale gelen #creativefactory projesinde bu yil Puma`nin efsane montu T7`yi yeniden yaratma gorevi blog yazarlarina verildi... Proje dahilinde bizlere emanet edilen 24 adet T7 parcasini kendi istedigimiz renk ve desenlerde birlestirerek ortaya yepyeni T7`ler cikardik...
Parcalar birlesirken, fikirler havalarda ucarken, renkler, desenler, rakipler derken benim hikayem tam da bu karmasanin icersinden dogdu ve Puma in New York olduk... Puma kadini butun gizemi ve cazibesiyle sehre indi ve #creativefactory`nin gozbebegi oldu :)
Efsane T7`min canim Puma kadinimin henuz logosunu tamamlayamadik... Ve bence tasarimin tek eksigi, hatta tum hikayeyi tamamlayacak en onemli ve son parcasi sol tarafa yerlesecek olacak Puma logosu idi:(
Bu arada yarin logomu da tamamladiktan sonra aksam sporda beni sirt dekoltemle kosarken gorurseniz sasirmayin :) Sirt dekoltem icin yaptigim ise asik olmak uzereyim derken canim arkadasim, en basarili moda editoru Alexander Kokoskeriya`nin da hem fikirleri hem de yaptiklari paha picilmezdi coooook tesekkurlerrrr :) biraz daha zamanimiz olsaydi daha neler yapardik ayrica Alex kafasindaki fikirlerle yakin bi zamanda kendine yeni bir T7 koleksiyonu bile cikarabilir :)
1 comment:
çok güzel bir proje..
Post a Comment